Akdeniz Anemisine Hangi Bölüm Bakar ?
Akdeniz anemisi veya bir diğer adıyla talasemi, kansızlığa (anemi) sebep olan genetik bir kan hastalığıdır.
Karaciğer ve dalak büyümesi, sıklıkla ateşlenmeler, büyüme geriliği, Nefes darlığı, cilt renginde sararmalar, soluk beniz, karın şişliği, kalp yetmezliği, sinirlilik, kanda demir yükselmesi ve kemiklerde şekil bozuklukları bu hastalığın tipik belirtileridir. Bu şikayetleri bulunan kişiler vakit kaybetmeden bir an önce dahiliye (iç hastalıklar) bölümünden randevu alıp uzman bir hekim tarafından tedavi sürecine başlamalıdırlar.
Kırmızı kan hücresinde eritrosit adı verilen ve oksijen taşıyan hemoglobin bulunmaktadır. Hemoglobinin yapısı içerisinde alfa ve beta globulin adı verilen demir ve protein bulunur. Alfa talasemi, yeterince alfa globulinin üretilmemesi ve beta talasemi ise yeterli beta globulinin üretilememesi neticesinde oluşmaktadır. Bu durum kırmızı kan hücrelerinin çabucak ölmesine neden olup anemiye yol açmaktadır.
Talasemi genetik bir hastalıktır. Alfa talasemi sıklıkla Orta Doğu, Güneydoğu Asya, Afrika ve Çinde görülmektedir. Beta talasemi ise Akdeniz ülkelerinde diğer ülkelere nazaran daha sık bir şekilde görülmektedir. Akdeniz anemisi hastalığı ile taşıyıcılığı aynı durumlar değildir. Talasemi ebeveynlerden bebeklere geçen kalıtımsal bir kan hastalığıdır. Talasemi hastalığı, talesemi minör ve talesemi majör olmak üzerek ikiye ayrılır. Halk arasında talesemi majör Akdeniz anemisi olarak bilinir. Bu hastalık daha tehlikelidir ve hasta kişi ebeveynlerinden birer adet talasemi geni aldığında oluşmaktadır. Hastalığın semptomları çocuk henüz 2-3 aylıkken başlamaktadır. Bu bebeklerde iştahsızlık, huzursuzluk, solukluk ve halsizlik vardır. Akdeniz anemisi hastaları yaşamları süresince devamlı olarak tedavi altında olmalar gerekmektedir.